21.06.2006

yolculuk

şimdilik manisa'ya..
hayrolsun sonu..

biraz daha dinlenmem gerek-miş..

Sessizlik
En güvendiğim kelimelerden bile eser yok ortalıkta. Dahası yazmaya ne mecalim ne hevesim. Elinden oyuncağı alınmış çocuklar gibi, görmek istediği yerde kendisini bulamayan ben öylece ve sessizce duruyorum. Hani el altındaki diğer oyuncaklar da kesmiyor artık. Oysa yeterince uslu oluşumu kanıtlasam elden alınan da verilecek üstüne etrafım da şenlenecek ben de. Ama işte üstte ölü toprağı serili, kendime ve haliyle her şeye küsmüş duruyorum köşemde.
Öylece durmak ve durmanın bile keyfini çıkaramamak.

Buralar
Amacım elbette ilacının yine bende olduğu marazdan bahsedip boşa sayıklamak değil. Kelimelere, söze ve ışığa kavuşup orada yeni bir dünya inşa etmek ve böylelikle kendime kavuşabilmek. Lakin yalnız başına olmuyor işte bu meret ve geri dönüş. Bir çift keskin gözün, fazlalıkları ve eksiklikleri yüze vurup resme alınmanın keyfini çıkarttıracak gözetimi altına girmek gerek. Dahası resmetmekle yetinmeyip eğlenceli portreler sunacak bir kimse olmalı o ama değil mi?

Gerçeğe Doğru
Dahası kelimelerden ve kendimden utanmak istemiyorum artık. Kurmaca bir dünyanın kurmaca bir efendisi, hem de kendisini tüm yapaylıklardan ve sahtelerden, geçicilerden arındırmaya adamış bir bey-efendi.. Komik kaçıyor doğrusu insanın kaçtığının kucağına düşmesi, sevmediği otla yüzleşmek zorunda kalması. Evet, güzel kelimelerim vardı benim, kurmaca yahut değil bilemiyorum ama en azından bana neşe ve hayat sunuyorlardı. Oysa onları, efendisi ilan ettiği kendisine-kendime hayran ve onun hülyalarıyla başı dönmüş bir Sancho misali geride bırakmaya meylederken aslında unuttuğum, kaybettiğim anlatabilmekten başkası değildi. Hem de gereksiz bir ayrıntıyla-sayıyla her şeyi manasızlaştırarak.

Ve Kaybediş
Sanırım hatam boyumu hayli aşar bir işe girişip gerçekle kurmacayı, yani hayatı birbirinden ayırıp gerçeğin peşine düşmemle başladı. Hem de kendim ve efendiliğim ve hayatım baştanbaşa farksız değilken. Biri iki yapmak ve diğerinin peşine düşmek. Hani ne gereksiz bir uğraş bu ne de




Bir İhtimal
Benim için kelimelerin ve elbet hayatın başlangıcı olacak burası. Anlatacak ve dinlemeyi, dinleyecek ve anlatmayı öğreneceğim, belki de hatırlayacağım. Çok fazla şey değil gibi gözüküyor bir yandan; umarsızca denizden, derslerden, bir türlü pişmeyen yemekten, açılmayan-kapanan kapılardan, ıssız yollardan ve hemen yanı başlarında biten telaşlı caddelerden, koşmaktan-durmaktan-duralamaktan ve işte hayatın beher ayrıntısından bahsetmek. Telaşsız ve usulca, keyif almak ve keyfi sürdürmek için anlatmak ve dinlemek.
İşte o zaman kelimeler bulunacak ve bulunduğu anda da önemini kaybedip yerini hayatı ve dünyayı dinlemeye, böylelikle dinlenmeye bırakacak. Ve işte orada gerçek saracak bizleri; kurmacalığın ve dayanaksız ilanladığımız efendiliğin tam ortasında. En komik söz ciddiye, en ciddi laf komediye bırakacak yerini. İki bire inkılâp edip yerini gerçekliğe bırakacak. Varsayılanda hakikat kendini gösterecek.




ilh.
yarım bir yazı..

4.06.2006

bly